Beyin ve Duyu Organları
1 sayfadaki 1 sayfası
Beyin ve Duyu Organları
Beyin ve Duyu Organları
Beyin, duyu organları
aracılığıyla bütün vücuttan bilgi alır; yani iç ve dış ortamdaki
değişiklikleri duyular aracılığıyla algılar. bu sürece duyumsama denir.
Deri, kaslar, gözler, kulaklar, burun ve öbür duy organlarından gelen
bilgiler duyu sinirleri aracılığıyla sürekli olarak beyne iletilir.
Beyin de aldığı bu bilgileri değerlendirerek, hareket sinirleri
aracılığıyla kaslara gerekli emirleri gönderir.
Beyin
kabuğunda, vücudun değişik bölümlerindeki hareket ve duyu sinirlerini
denetleyen ayrı ayrı alanlar vardır. Örneğin ellerin hareketi ve
duyusal algılaması beyin kabuğundaki ayrı bir alandan, bacaklarınki
başka bir alandan denetlenir. İşitme ve görme alanları da ayrıdır. Bu
alanların büyüklüğü, denetiminden sorumlu olduğu hareketin ya da
duyunun hızına ve karmaşıklığına bağlıdır. Örneğin ellerin yapabildiği
hareketler çok karmaşık ve hızlıdır; dolayısıyla, beyin kabuğunun el
hareketlerini yöneten alanı geniştir ve çok sayıda nöronu içerir. Oysa
hareketleri daha yavaş ve kısıtlı olan ayak bileği ile ayağı denetleyen
alan daha küçüktür. Duyular için de aynı şey geçerlidir. Ellerin parmak
uçları çok duyarlı olduğundan, nesnelerin biçimini ve öbür
özelliklerini algılamak için elimizle dokunuruz. Bu bilgi sinirler
aracılığıyla beyin kabuğundaki ilgili alana ulaşır. Ayak parmakları bu
kadar duyarlı olmadığı için, topladığı bilgileri daha küçük bir alana
gönderir. Beyinden vücuda dağılan sinirler soğanilikte çaprazlanarak
yön değiştirdiği için, beynin sol yarımküresi vücudun sağ yanını, sağ
yarımküresi de sol yanını denetler.
İnsanın bilinci ve
çevresinde olup bitenleri anlaması, büyük ölçüde beyin kabuğunun
sorumluluğunda olan çok karmaşık bir süreçtir. Gözümüzle bakar, ama
beynimizle görür ve anlarız. Aynı şekilde, kulağımızla dinler, ama
beynimizle işitiriz.
Beyin, duyu organları
aracılığıyla bütün vücuttan bilgi alır; yani iç ve dış ortamdaki
değişiklikleri duyular aracılığıyla algılar. bu sürece duyumsama denir.
Deri, kaslar, gözler, kulaklar, burun ve öbür duy organlarından gelen
bilgiler duyu sinirleri aracılığıyla sürekli olarak beyne iletilir.
Beyin de aldığı bu bilgileri değerlendirerek, hareket sinirleri
aracılığıyla kaslara gerekli emirleri gönderir.
Beyin
kabuğunda, vücudun değişik bölümlerindeki hareket ve duyu sinirlerini
denetleyen ayrı ayrı alanlar vardır. Örneğin ellerin hareketi ve
duyusal algılaması beyin kabuğundaki ayrı bir alandan, bacaklarınki
başka bir alandan denetlenir. İşitme ve görme alanları da ayrıdır. Bu
alanların büyüklüğü, denetiminden sorumlu olduğu hareketin ya da
duyunun hızına ve karmaşıklığına bağlıdır. Örneğin ellerin yapabildiği
hareketler çok karmaşık ve hızlıdır; dolayısıyla, beyin kabuğunun el
hareketlerini yöneten alanı geniştir ve çok sayıda nöronu içerir. Oysa
hareketleri daha yavaş ve kısıtlı olan ayak bileği ile ayağı denetleyen
alan daha küçüktür. Duyular için de aynı şey geçerlidir. Ellerin parmak
uçları çok duyarlı olduğundan, nesnelerin biçimini ve öbür
özelliklerini algılamak için elimizle dokunuruz. Bu bilgi sinirler
aracılığıyla beyin kabuğundaki ilgili alana ulaşır. Ayak parmakları bu
kadar duyarlı olmadığı için, topladığı bilgileri daha küçük bir alana
gönderir. Beyinden vücuda dağılan sinirler soğanilikte çaprazlanarak
yön değiştirdiği için, beynin sol yarımküresi vücudun sağ yanını, sağ
yarımküresi de sol yanını denetler.
İnsanın bilinci ve
çevresinde olup bitenleri anlaması, büyük ölçüde beyin kabuğunun
sorumluluğunda olan çok karmaşık bir süreçtir. Gözümüzle bakar, ama
beynimizle görür ve anlarız. Aynı şekilde, kulağımızla dinler, ama
beynimizle işitiriz.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz